BAŞKENTİN ŞİRİN KÖYÜ KAVAKKÖY
  KÖŞE YAZILARI
 

YASAM DA KALITE
Nihat Kurt tarih 13.06.2008, 17:55 (UTC)
 YASAM DA KALITE
günlük gelismeler bizi kendimizi gelistirmek zorunda birakiyor eger bu gelisime duyarsiz kalirasak cagin gerisinde kalmis dar bir dünya da yasamak zorunda kalmamiz kacinilmaz. bu gelisim bütün meslek alanlarinda mevcut cifclilkte olsun insatta olsun ve diger bütün mesleklerde bu gelisimi uygulanmadigi taktirde basari saglanmaz bu durumu cifcilik alaninda degerlendirelim. teknolojini gelisimi sayesinde günümüzde makinelesen tarim daha kolay ve zahmetsiz bu önemli bir gelisme ama cok yetersiz. bizim cifcilerimiz sadece geleneksel tarim sisteminden bir türlü vazgecilmemiz 1980 lerde yapilan tarim ile 2008 de yapilan tarim arasinda bir degisiklik yok. tabiki bu durum sadece cifcilerin eksikliklerinin yaninda tarim müdürlüklerinin de cifcileri bilgilendirmemeleride büyük etksi var. bizler tarimi sadece kulaktan duyma bilgilerle ve bilincsiz olarak yapitigimizdan dolayi ürün orani düsük olmasi bizleri sasirtiyor. bu durum da emeklerin bosa gitmesi kacinilmaz.
her isin bir teorik ve pratik uygulanma bicimi mevcut biz söz söyleme egilimli ama uygulamada ise cesaretsizligimizden dolayi su anda tarim alanida büyük kayiplar yasamaktayiz.
bu sitenin gurbete yasayan olarak köy yasanmalari ögrenmemiz adina bir güzellik bu girisim yapan arkadasimiz bülent e tesekür ediyorum ama sadece belli bir kac kisi takip etigi görüyoruz bu tabiki olamasi gereken bir ilgisizlik ama sunu da bilek lazim kac köyümüzde kac kisinin bilgisayar kullanabilecegi
de tartisilir. bu durum sosyallesemenin bir kaniti da olabilir. bu tabiki hic kimseyi suclama ve kücümseme olarak anlasilmamasisini istiyorum. ama bu vaziyet bunu gösteriyor burdan herse selamlarimi sunuyorum bülent arkadas da basarilar diliyoum
Nihat Kurt

 

ZAMAN
NİHAT KURT tarih 07.06.2008, 07:53 (UTC)
 KÖSE YAZISI
ZAMAN
Zaman dur durak bilmeden geciyor ve gerceken de bizleri de fiziki ve sosyal olarak degistirerek ilerliyor bir sanisesini bile geride birakmayarak. Ömür söyle bir tarif edilebilir bence ömürü veren yaraticimiz bize bir torba altin vermis ve iki kuyu var biri cennet diger cehenem ve insanda bu altinlari bir bir bu kuyular dan birine atiyor ve bu altinlarin ne zaman bitecegini bilmeden yani her an bitebilir veya yillar sonra da bitebilme olasilgi var olan gercek mutlaka bir gün bitecegi. burada önmeli olan bu altinlari nereye atigimiz. altinlari atma iradesini de bize birakmis ama onu hangi kuyu ya atamanizi bize bildiriyor cennet kuyuysuna atarsan seni mükafatlandiracagim cehenem kuyusuna atarsan da seni cezalandiracagim bildirisini veriyor. insanlik var oldugundan beri peygamberler devamli olarak bildirmis.
Ama biz insanlar toplulugu her dönem ayni hatalari yapmis ve cehemem kutusuna daha yakin dolasma alasikanlgindan vazgecmemisiz.
Allah bize bir hayat vermis bu hayatin bir baslangici ve sonu olan bir imtihan ve sonucuda sinavi geceresek cenneti sinav da kalirsak ise cehennemi elde edegegimizi bildirmis. Bu arada bizi sinav basarmamiz icin gerekli olan mazlemeleri de vermis önemli olan sonuc bize düsen bu sorularini dogru cevaplandirmak.
Konun dili biraz agir oldu sanirim ama gercegin bir baska tarzdan bakisi bu. Her gecen an aleyhimize mi yoksa lehimize mi bunu düsünmemiz gerekiyor yoksa kayiplar kapatmak hem zor hem de mesakatli önemli olan bu idrakini önce den yapabilmemiz
Mutlaka herkes kendi yaptiklari ile sorumlu ama herkes bildigi dogruyu hem yasamasi ve hem bilmeyenlerede anlatmadan da sorumlu. Anlatmadigi seyler anlatamadigi da onda kaybetme sinirin da olabilme ihtimali var.

Bir konunu baslagicini bilme konunu tamamini biliyor anlamina gelmez onun icin konuyu bastan sonuna kadar bilmemiz gerekiyor
Atalarimizin meshur bir sözü var „ yarim doktor insani canindan eder yarim imam insani iman dan eder
Biz yarim yamalak olan bilgilerimizle cok seyler bildigimiz zan ediyoruz halbuki cok az bildigimiz gercegini ya isimize gelmiyor yada safne farkina varmiyoruz

Pismanlik var ama onemli olan pisman olunacak seyler yapamamak tabiki bu pismanligi tövbe yolumuz da var ama basta irade sistemini calistirmak ve hatalari yapmama erdemligini saglamak

Kiyamet kopma zamani tartisilyor mutlaka bir gün kopacagi kesin olarak peygaberler ve kutsal kitaplar araciligi ile bildirilmis ama ömrü biten bir insanin zaten o an kiyameti kopmustur yani dünya ile alakasi sadece gecmiste biraktigi eserleri baglidir.
Biz insanlar yanliz dünya ya geliriz ikiz olarak gelinme durumlari mevcut ama yanliz gidecegimiz kesin yani gömülürsek tek mezara gömülecegimiz kesin.

Biz gercekleri bilmemiz araclara takilip amaci unutmamiz gerekiyor ve selam

(Not:Sevgili hemserileim yazmis oldugum köse yazilar yüzde yüz kendi fikir ve düsüncelerimin eseri benim tarafimdan kaleme alınmıştır saygilarimla)

MSc Nihat Kurt
Mechanical Engineering
Frankfurt am Main/Germany
 

HZ.LOKMANDAN OĞLUNA ÖĞÜTLER
EDİTOR tarih 07.06.2008, 07:45 (UTC)
 HAZRET-İ LOKMAN'IN OĞLUNA ÖĞÜTLERİ
Hazret-i Lokman ilim ve hikmetiyle dillere destan bir zattır. Bunun içindir ki, kendisine Lokman Hakîm, denmiştir. Hz. Lokman, ismi Kur'ân'da da geçen, peygamber veya veli olduğu hakkında kesin bir bilgi bulunmayan bir mânâ büyüğüdür.
İslâm tarihinde Hazret-i Lokman'ın hikmetli sözleri, vecizeleri, öğütleri ve tavsiyeleri meşhurdur.
Hafs bin Ömer'in rivayetine göre, Hz. Lokman yanına bir torba hardal tanesi koyarak oğluna öğüt vermeye başlar. Her öğüt verdikçe torbadan bir hardal çıkarır. Sonunda torbadaki hardal tükenir ve oğluna da şöyle der:
"Ey oğul, sana o kadar öğüt verdim ki, şayet bu öğütler bir dağa verilseydi, dağ yarılırdı."
Hz. Lokman'ın Saran ismindeki bu oğlu babasının verdiği bütün öğütlere uymuştu.12
Lokman Aleyhisselâmın hikmetli sözlerinin asıl kaynağı Kur'ân-ı Kerimdir.
O halde Kur'ân-ı Kerimde yer alan bu öğütler tefsirlerde de genişçe bulunur. Cenab-ı Hak, Hazret-i Lokman'ın dilinden bu sözleri şu âyetlerle (meâlen) beyan buyurur:

12. ibni Kesîr Tercümesi, 12:6409.

Allah'a ortak koşma
"Hani Lokman oğluna öğüt verirken demişti ki, 'Oğlum (ey oğul!) Allah'a ortak koşma. Muhakkak ki şirk pek büyük bir zulümdür.

Allah her yaptığını ortaya çıkarır
"Oğlum, eğer yaptığın iş hardal tanesi kadar bile olsa ve bir taş içine girse, Allah onu ortaya çıkarır. Muhakkak ki, Allah en gizli işleri bütün inceliğiyle bilir, O her şeyden hakkıyla haberdardır.

Namazını dos doğru kıl
"Oğlum, namazını dos doğru kıl. İyiliği tavsiye et, kötülükten sakındır. Başına gelene sabret. Şüphesiz ki bunlar uğrunda azim ve sebat edilmeye değer işlerdendir.

Kasılarak yürüme, yavaş konuş
"Gururlanıp insanlardan yüzünü çevirme. Yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü Allah büyüklük taslayan ve övünenleri sevmez.
"Yürüyüşünde mutedil ol. Sesini alçalt. Seslerin en çirkini, şüphesiz ki, eşeklerin sesidir."13

13. Lokman Sûresi, 13-20.

TEFSİRDEKİ ÖĞÜTLER
Hazret-i Lokman'ın Kur'ân'da geçen öğütleri, aynı sûrenin tefsirlerinde genişletilerek verilir. Hazret-i Lokman'ın tefsirlerde geçen öğütlerinden ve hikmetli sözlerinden bazıları şöyledir:

Takvayı esas al
Ey oğul!
Takvayı kendin için kârlı bir ticaret olarak kabul et. Çünkü böyle ticaretler sonsuz kazançlar temin eder.

Merasimlere katıl
Ey oğul!
Cenaze merasimlerine katıl. Düğün merasimlerinden de uzak durmaya çalış. Çünkü cenaze sana âhireti hatırlatır; düğün ise dünyaya çeker.

Horozdan geri kalma
Ey oğul!
Horozdan daha geri kalma. Çünkü sen uykunun derinliklerinde iken, o dünyayı sese vererek insanları uykudan uyandırmaya çalışır.

Tevbeyi geciktirme
Ey oğul!
Tevbeyi geciktirme. Çünkü ölüm ansızın geliverir.

Cahille dost olma
Ey oğul!
Cahil kimselerle dostluk kurma. Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar.

Allah'tan kork
Ey oğul!
Allah'tan hakkıyla kork. Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme.

Susmak altındır
Ey oğul!
Şimdiye kadar susmaktan dolayı hiç pişmanlık duymadım. Çünkü söz gümüşse, sükût altındır.

Günahlardan sakın
Ey oğul!
Kötülük ve günahlar senden sakındığı gibi, yani işlemedikçe sana dokunmadığı gibi, sen de onlardan sakın. Çünkü kötülük kötülüğü, günah da günahı çeker.

İlim meclislerine katıl
Ey oğul!
Âlimlerin meclisinde bulun. Hikmet ehlinin sohbetlerini dinle. Çünkü Allah kuru toprağı yağmurla nasıl canlandırırsa, ölmüş kalbleri de hikmetli sözlerle öyle diriltir."14

14. Tefsîrü's-Sâvî, 3:255-256.

Yalandan sakın
Ey oğul!
Allah, yalancının yüz suyunu kurutur, haya duygusunu giderir. Ahlâksız kimsenin de sıkıntısı hiç eksik olmaz.

Ahmak adamdan uzak dur
Ey oğul!
Kayaları uzaklara taşımak, ahmak adama laf anlatmaktan daha kolaydır.

Kendi işini kendin gör
Ey oğul!
Cahili vasıta olarak kullanmaktan, işini gördürmekten uzak dur. Şayet akıllı birisini bulamazsan kendi işini kendin gör.

Kendi milletinin kızıyla evlen
Ey oğul!
Kendi milletinden olmayan bir kızla evlenme. Aksi takdirde çocukların ileride sıkıntıdan kurtulamazlar.
Ey oğul!
Öyle bir zaman gelecek ki, sabırlı insanların bile yüzü gülmez olacaktır.

Allah'ın anıldığı meclislere katıl
Ey oğul!
Katılacağın meclisleri kendin ara bul. Allah'ın anıldığı meclisleri bulunca hemen oturuver. Çünkü âlim isen ilmin artar, cahil isen yeni bir şeyi öğrenmiş olursun. Oraya inen rahmetten sen de payını alırsın. Allah'ın anılmadığı meclislere hiç katılma. Çünkü âlim de olsan, cahil de olsan zarar görürsün. Ayrıca oraya inecek olan İlâhî gazaptan sen de nasibini alırsın.
Ey oğul!
Sofrana takva ehli mü'minleri davet et.

Tecrübe sahipleriyle istişare et
Ey oğul!
Her işinde ilim ve tecrübe sahibi kimselerle istişare et, onların fikrini almaya çalış.

Takvadan bir gemi edin
Ey oğul!
Dünya dipsiz bir denizdir. Onda niceleri boğulmuştur. Bunun için takvadan bir gemi edin. İçine îmânı yükle. Tevekkül yelkeniyle açıl. Ancak bu şekilde selâmetle yol alır, sahile çıkarsın.

Kötü komşudan uzak dur
Ey oğul!
Nice ağır yükler taşıdım. Fakat kötü komşu kadar ağır bir yüke rastlamadım. Nice acılar tattım, fakat fakirlikten daha şiddetli bir acı tatmadım.

İlimden nasibini al
Ey oğul!
İnsan fakir de olsa ilim ve hikmetiyle hükümdarların meclisinde yer alır.

Arkadaş seçimine dikkat et
Ey oğul!
Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir şey yap. Şayet öfkeli iken sana insaflı davranırsa ona yaklaş, insafsız davranırsa uzak dur.

Âhirete hazırlan
Ey oğul!
Dünyaya geldin geleli âhirete doğru yol alıyorsun. Bunun için âhiret yurdu, sana dünya yurdundan daha yakındır.

Dilini duaya alıştır
Ey oğul!
Dilini 'Allah'ım, beni affet' demeye alıştır. Çünkü öyle anlar vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez, istediğini ihsan eder.

Borçlanmaktan uzak dur
Ey oğul!
Borçlanmaktan uzak dur. Çünkü borç, seni gündüz zillete sürükler, gece de üzüntüye boğar.

Günah işlemeye cesaretin olmasın
Ey oğul!
Allah'tan öyle bir şey iste ki, günah işlemeye cesaretin olmasın. Ve Allah'tan öyle kork ki, rahmetinden hiçbir zaman ümidin kesilmesin.

Önce selâm ver
Ey oğul!
Bir cemaatin bulunduğu yere gittiğin vakit, önce onlara İslâmın okunu at, yani selâm ver. Sonra bir köşeye otur, onları konuşuyor halde görmedikçe sen de konuşma. Şayet Allah'ın zikrine dalacak olurlarsa sen de onlara katıl. Fakat başka bir söze geçerlerse oradan ayrıl.

Kendini anla
Ey oğul!
İki dünyada mes'ut olmak istiyorsan, kendini anla. Okuyup bilgili olmaya çalış. Çalış ki, bilenle bilmeyen bir olmaz.

Tembel olma
Ey oğul!
Tembel olma. Tembellik bedbahtlık alâmetidir.

Acele etme
Ey oğul!
Acele etme, acele şeytan işidir.

Güler yüz göster
Ey oğul!
Ahlâkını düzelt. Dostuna da, düşmanına da güler yüz göster. Ancak değerin ve itibarın kırılacak derecede hareket etme.

Orta yolu tut
Ey oğul!
Her şeyin hayırlısı olan orta yolu tercih et.

Yolda dikkatli yürü
Ey oğul!
Yolda yürürken yüzünü gözünü oraya buraya çevirme ki, gönlün vesvesede kalmasın.

Mecliste önce oturma
Ey oğul!
Bir cemaat içinde bulunduğunda onlar ayakta iken oturma. Oturdukları zaman sen de oturuver.

Yollara tükürme
Ey oğul!
Bıyık ve sakalınla oynama. Parmağını burnuna sokma. Yollara tükürme, sesli sümkürme. Elinle sinek kovalamayı terk et.

Az konuş
Ey oğul!
Sükût ve teenni ile hareket et. Az konuş. Çok konuşmak, yanılmaya sebeptir.

Sözü fazla dağıtma
Ey oğul!
Konuşurken sözü fazla dağıtma. Aksi takdirde şerefine zarar gelir. Konuşurken başkalarını utandırma. Kaş göz işareti yapma.
Güzel ve lâtif sözleri duymaya çalış. Fazla hayrete düşme. Sözün tekrarlanmasını isteme. İnsanları güldürecek ve kendini maskara edecek sözlerden sakın.

Atıp tutma
Ey oğul!
Kimse hakkında atıp tutma.

Fazla ısrar etme
Ey oğul!
Senden bir şey istendiği zaman, elinden geliyorsa vermeye çalış. Birinden bir şey istediğinde de fazla ısrar etme.

Dinde tartışmaya girme
Ey oğul!
Dinle alakası olmayan meselelerde aksi vaki ise tartışmaya ve münakaşaya girme.

Fakirliğini kimseye açma
Ey oğul!
Acizliğini ve fakirliğini hiç kimseye, hattâ ailene dahi açma ki, onların yanında itibarın düşmesin, sözünü dinlemez olmasınlar.

Hizmetçilerle şakalaşma
Ey oğul!
Hizmetçi ve benzeri kimselerle şakalaşma. Çünkü
bunlarla şakalaşmak hakaret ve düşmanlığa sebep olur. Onlara öyle muamele et ki, hem seni sevsinler, hem de senden korksunlar.

Şiddetten sakın
Ey oğul!
Çocukları ve elinin altındakileri terbiye ederken şiddetten sakın. Öfkelendiğin vakit vakarla geçiştirmeye çalış. Mümkün olursa sövüp dövme ki, aksi takdirde onların gözünde mehabetin yok olur.
Kendini ve çocuklarını övüp durma.
Hayasız gençlerle ve o halde olan kız çocukları ile ülfet etme. Çünkü dünya ve âhirette mezellete sebep olur.

Önce düşün
Ey oğul!
Bir kimse ile bozuşursan, dilini tut ve makbul olan sözü söyle. Önce düşün, sonra söze giriş.
Herkesin değerini ve layık olduğu hürmeti muhafaza eyle.

Azla yetin
Ey oğul!
Bir kimsenin davetinde bulunduğun vakit, azla yetin. Dalkavukluk edip de o yemeği övmekle başkalarının yemeğini kötüleyip tahkir etme.

Misafirlikte gözlerine dikkat et
Ey oğul!
Bir kimsenin evinde misafir kaldığın vakit gözlerine dikkat et. Her tarafa bakıp durma. Durumuna vakıf olduktan sonra dine aykırı da olsa sırrını ifşa etme.

Elini çek
Ey oğul!
Emanete hiyanetten elini çek.

Kimseye açma
Ey oğul!
Bir işe başladığın zaman, meydana gelmeden önce kimseye açma ki, mahcup düşmeyesin.

Çok ver
Ey oğul!
Sadakayı çok ver. Mal sevgisini gönlünden çıkar.

Razı ol
Ey oğul!
Doğru söyle, Allah'tan gelene razı ol.

Yemekte şunlara dikkat et
Ey oğul!
Yemekten önce ve sonra ellerini yıka. Bu hal fakirliğini giderir, göze kuvvet verir.
Çok yemek kalbe katılık ve gaflet verir. İbadette tembelliğe sebep olur.
Yemeğin başında Bismillah, sonunda Elhamdülillah, ortasında da nimetin Allah'tan geldiğini düşün.
Tek elle ekmeği koparma. Bu hareket kibirli insanların âdetidir.
Yemeğin başında ve sonunda bir parça tuz yemek birçok hastalığa karşı devadır.
Lokmayı küçük tut ve iyice çiğne.
Misafir geldiği zaman mümkünse yemeği büyük kaba koy, berekete sebep olur.
Yemek yerken önünden al, ekmeğin ve tabağın ortasından alma.
Elinden ekmek ve yemek parçası düştüğünde al, temizle ve öyle ye.
Sıcak olan yemeğe soğutmak için ağzınla üfleme, soğuyuncaya kadar bekle.
Yemeği çabuk yeme.
Hurma ve kayısı gibi sayılabilir meyveleri teker teker ye, çifter çifter yeme ve çekirdeklerini bir tarafa topla.
Yemek arasında çok su içme. Su içerken bardağın içine bak. İçine uygunsuz bir şey düşmüş olmasın. Suyu içerken üç nefeste içiver.
Yemeğe herkesten önce el uzatma.
Yemek esnasında güzel şeylerden bahset.
Sofrada bulunan arkadaşlarına ara sıra göz ucuyla bak. Yemek ve ekmeği o tarafa sür.
Misafirler çekingen davranırlarsa üç defadan fazla yemeleri için ısrar eyleme. Yemek yeme isteğin yoksa özür beyan eyle.

Dilini tut
Ey oğul!
İlim ve takva ehli veya herhangi bir sebeple senden ileride bulunan bir kimsenin huzurunda dilini tut.

Dostlarını dinle
Ey oğul!
Senin iyiliğini isteyen dostlarının tavsiye ve öğütlerini can kulağıyla dinle.

Doğru ol
Ey oğul!
Sözünde, işinde ve gidişinde doğru ol. Doğru olan sözlerinin bile hayrete ve tereddüde sebep olacaksa, söyleme daha iyi.

Ümidini kesme
Ey oğul!
İnsanların gönlünü almaya çalış. Allah'ın rahmetinden ümidini kesme.

İyi ol
Ey oğul!
Açıkta ve gizlide iyi olmaya çalış.
Varlık yokluktan, akıl sarhoşluktan iyidir.
Bir şeyi vaktinden önce isteme.

İçini süsle
Ey oğul!
İçini dışından daha çok süsle: İçin Hakkın, dışın halkın baktığı yerdir.
Her yerde ve her zaman Allah'ı yanında hazır nazır olarak bil.
Allah nazarında seni utandıracak işi bırak.
 

BAŞARININ SIRLARI
BÜLENT YAŞAR tarih 07.06.2008, 07:19 (UTC)
 BAŞARI YOLUNDA ALTIN KURALLAR

1. Tırmandığınız kaya ile kertenkele kadar bütünleşmelisiniz.
2. Hedef, titremeyen bir el ister.
3. Engellere, ne kadar ısrarlı olduğunuzu, ancak ne kadar fedakarlık yaptığınızı göstererek anlatabilirsiniz.
4. Fedakarlık, hedefinizle bulunduğunuz nokta arasındaki mesafede yolunuza çıkacak her engele bedelini ödemektir. Sizden uykusuz geceler mi istiyor? Vereceksiniz. Sizden en sevdiklerinizi bile terk etmenizi mi istiyor? Terk edeceksin.
En önemlisi içinizdeki tatlı dile kulaklarınızı tıkayacaksınız. İçinizdeki tatlı dilin, gayenizin amansız düşmanı olduğunu bilmelisiniz.
5. İnsan için çalıştığından başkası yoktur. ( Necm Suresi, 39 )
6. Bilgiyi, kaynağına bakarak küçümsemeyin.
7. Size koltuk değnekleri verebilirler ama yürüyecek olan yine sizsiniz.
8. Kar, dağına göre yatar.
9. “ Bütün umudum kendimde. ” diyebiliyorsanız.
10. İnsana insan olduğu için değer verin.
11. İşinizi en mükemmel şeklide yapın.
12. Gerçek sakatlık, gaye yokluğu, sorumsuzluk ve uyuşukluktur.
13. Hiç kimsenin gücü mükemmel bir işi görmemezliğe gelmeye yetmez.
14. Marka ne kadar değer verilen bir markaysa, parçalardaki hatalar da o kadar çok göze batar, o kadar vazgeçirici olur.
15. İki insan olmayın.
16. Güçlükleri göze alamayanların kolaylıklarla karışlaşması mümkün değildir.
17. Doğrudur, her arayan bulamaz. Ama aramadan bulan hiç olmamıştır.
18. Yumruğunuz demirleştikçe, eldiveninizin ipeği kalınlaşmalıdır.
19. Her saniyeniz gayenize kilitlenmelidir.
20. Bütün bütün elde edilemeyen, bütün bütün terk edilemez.
21. kendi dilinizi konuşan insanlardan ayrılmayınız.
İçinde bulunacağınız toplumu, dilinizi konuşan toplumlardan seçiniz. Yada her sürprize hazır olunuz.
22. Topluluğun eritme gücü vardır.
Topluluk ( Toplum / Kitle ) insana kolayca kendi rengini verebilir. İnsan iyi ve kötü alışkanlıkların çoğunu topluluk içinde kazanır. Öyleyse dostlarınızı, içinde yer alacağınız topluluğu seçmek büyük ölçüde hayatınızı seçmek manasına gelir.
Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
Affedici olun.
23. Sözünüzün eri olun.
24. Sabır, zamanı lehimize çevirme sanatıdır.
Eğitilmemiş her kuvvet zayıflığa dönüşür. Sabır bir bekleme dönemi olmadığı için, sabırlı insan bir yandan neticelere katlanırken bir yandan da yeni girişimlerini sürdürür.
26. Kararlı olmanız hedefi yıldırır.
Kendinizi hedefe kilitleyeceksiniz ve o kilidi açması muhtemel bütün anahtarları ortadan kaybedeceksiniz. Kararlılık işte buna denir.
27. Korkunuz, korktuğunuza güç verir.
Korkaklık iyi hazırlanamamanın ürünüdür.
28. Kuvvetlerinizi iyi komuta ediniz.
Komuta gücü, kuvvetleri oranında iyi bir komutan olabilen herkes, büyük zaferler kazanır. Kötü komutan mevcut kuvvetlerini de elden çıkarır.
29. Samimi pişmanlık, gelecekteki hataları da önler.
30. Danışma, mesele üzerindeki aydınlığın arttırılmasıdır.
Başkalarının gayretlerini, bilgilerini, tecrübelerini, fikirlerini kendi gayret, bilgi, tecrübe ve fikirlerimize katma faaliyeti olan danışma, yakın dostlarımızdan biri olarak yanımızdan hiç ayrılmamalıdır.
31. Anahtar aramak yerine, anahtar olabilmelisiniz.
32. Kendinizi ifade etmekten kaçınmayın.
Tribündeki seyircilerden futbol tarihine geçmiş kimse yoktur.
33. Zamanında yapılmayan iş, yapılmamış iştir.
34. Küçük ikazların, büyük değeri vardır.
35. İnsana yaklaşmak önemlidir.
Onları tanıma sanatını öğreniniz. Güçlerini nereden alıyorlar? Bunu anlayınız. İnsanı doğru değerlendirmenin bir yolu da, görüşmenin doğru zaman ve zeminde yapılmasıdır. Her insan bir limandır, usta kaptan bekler.
36. Toplumu şekillendirenler, önderlik yapanlar, güç elde edenler eylem adamlarıdırlar.
37. İnsanlara anlayış derecelerine göre hitap ediniz.
38. Başarı herkese kaldırabileceği ağırlığı kaldırtmaktır.
39. Doğal olunuz.
40. Kibir emeği kirletir.
41. Küsmeyeceksiniz.
42. İstisnalara karşı istisna hareket etmelisiniz.
43. Her zaman daha iyisini yapmaya çalışınız.
44. Unutmak, ilmin afetidir.
45. Merhamet edin, fakat merhamet beklemeyin.

Bana bin söz edeceğine bir şekil göster. Bir şekil bin sözden daha iyidir.
 

DOĞRU YATAK SEÇİMİ
BÜLENT YAŞAR tarih 07.06.2008, 07:09 (UTC)
 
Doğru Yatak ve Yastık Nasıl Seçilmeli?

Bel ve boyun ağrıları nedeniyle iyi uyku uyuyamayan insanlar suçu çoğunlukla yastık ve yataklarında ararlar.


Aslında sadece yastık ve yatak nedeniyle ağrı oluşması olasılığı oldukça düşüktür. Bu ancak tamamen esnemiş, yer yer çökmüş yatak ve yastıklar söz konusu olduğunda olabilir.

Ağrılarınızın yatak veya yastıktan kaynaklandığını anlamak için basit birkaç yolu deneyebilirsiniz ;

-Yere yorgan ve battaniye sererek bir iki gece orada yatın. Bel ağrılarınız azalıyor veya geçiyorsa, yatakta sorun var demektir.

-Bir veya iki yüz havlusunu üst üste koyarak rulo yapın ense kökündeki kavisi destekleyecek şekilde yatın.Sabah boyun ağrınız azalıp veya geçiyorsa ortopedik boyun yastığı kullanın.

Ancak bu basit yöntemlere rağmen ağrınız devam ediyorsa, bel yada boyun bölgesinde mekanik bir rahatsızlığınız var demektir.

Bel ve boyun mekanik rahatsızlıkları yani fıtık, kireçlenme, kas tutulmaları hareketle azalan, sabahları belirginleşen ağrı ile bulgu verebilirler. Problemin tespit edilip, tedavi edilmesi gerekir.

Bel ağrınızın yataktan kaynaklanmadığına emin olduğunuzda yapmanız gereken diğer basit yöntem şudur:
*Banyo veya plaj havlusunun 14-15cm çapında rulo yapın. Külotlu çorap içine geçirin ve kalın bir kuşak şeklinde tam belinizin kavisini destekleyecek şekilde belinize sarın. Sırt üstü ve yan yattığınızda rulo belinizin boşluğunu tüm gece destekleyecektir. Sabah ağrınız azalırsa ve 1-2 gün içinde geçerse mekanik bir bel probleminiz var demektir. Ve bu mekanik bel probleminiz Mc Kenzie Mekanik tanı ve tedavi yöntemiyle kolaylıkla tedavi edilebilir demektir. Bu da sizi ileride büyük sorunlar çıkarabilecek bel fıtığından koruyacaktır.Mckenzie Tedavi yöntemiyle, çok ileri safhaya ulaşmamış bel ve boyun fıtıkları tedavi edilebilmekte ve tekrarlamalara karşı koruyucu rol de oynamaktadır.

“Nasıl bir yatakta ve yastıkta yatmalıyız”sorusunun cevabı halen netlik kazanmamıştır. Sadece nasıl olmaması gerektiğini net bir şekilde söyleyebiliriz:

-Sert ve yüksek yastık, 2 yastık üst üste olmamalı

-İçinde yer yer yumuşak,yer yer sert alanlar bulunan düzensiz, homojen olmayan yastıklar

-Çok yumuşak ve ağırlığın geldiği yerler gereğinden fazla çöken yayları gevşemiş yataklar

-Dokusunda düzensizlik, girinti çıkıntılar bulunan yataklar kesinlikle kullanılmamalıdır.Bunların dışında kişi rahat ettiği yatak ve yastıkta yatabilir.

-Ne kadar sert olursa o kadar iyi ve ortopedik olur yanılgısına kapılmamak gerekir. Ancak böyle bir yatakta daha rahat ediyorsanız kullanabilirsiniz. Ancak 2-3 gün içinde geçmeyen ağrılarınız olursa, yatağa alışmak için kendinizi zorlmanıza gerek yok daha orta sertlikte bir yatak tercih edebilirsiniz.

-Vücudun ısısına göre şekil alan yataklarıda yine aynı şekilde rahat ediyorsanız kullanabilirsiniz. Ancak rahat edemezseniz alışmak için kendinizi zorlamayın diğer seçenekleri deneyin.

-Ortopedik boyun yastığı ile yatmanın daha sağlıklı olduğu söylenebilir. Ancak kişi bu yastıklarla rahat edemiyorsa, kullanmaya zorlamamak gerekir.
Yastık veya ince bir yüz havlusunu rulo yaparak yatmakta uygundur.



Bel fıtığı hastalarının genelde sırt üstü yatması istenir veya yan yatarak dizler karına çekili şekilde yatarlar.Bu pozisyon aslında önce rahatlatıcı gibidir ancak bel fıtığı hastaları için uygun bir pozisyon değildir. Bu hastaların yukarıda belirttiğim bel rulosunu uygulamaları daha iyi sonuç verir.

Herhangibir problemi olmayan kişilerde eğer yüzüstü yastıksız uyuma alışkanlığı varsa değiştirmesine gerek yoktur.Ancak bacakları iyice karına çekerek,yarı yüzüstü yarı yan yatar pozisyonda uyumak boyun bel diskleri üzerinde gerilim yaratabilir.

Sonuç olarak yatak ve yastık seçerken yukarıdaki olumsuz faktörleri göz önüne alarak kendi tercihinize göre seçim yapabilirsiniz.Herkes için doğru farklı olabilir.

cesitlibilgiler.ravda.net
 

<-Geri

 1 

Devam->

 
  SİTEMİZİ TOPLAM 253939 ziyaretçi ZİYARET ETTİ Copyright: Kavak Web Tasarım  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol